Gelişim geriliği genellikle dil gelişimi, bilişsel gelişim, sosyal gelişim ve motor gelişimi gibi farklı farklı pek çok alanda görülebilen; günümüz toplumunun sıklıkla karşı karşıya kaldığı bir durum olarak tanımlanır. Gelişim geriliği durumunda, her hastalıkta olduğu gibi erken teşhis ve erken konan tanı hayat kurtarır niteliktedir. Burada en önemli olan nokta ise çocukları çok iyi bir şekilde gözlemlemek ve gelişimlerinde herhangi bir sıkıntı olup olmadığını dikkatlice takip etmenin gerekliliğidir. Bu takip esnasında da aslında her çocuğun birbirinden farklı olduğunu, gelişimlerinin de birebir aynı olmasının gerçekleşemeyecek bir durum olduğunu kabullenmek gerekir.

Gelişim geriliğinin tedavisinde ilk ve en önemli aşama teşhisin erken ve doğru konmasıdır. Zaman kaybetmemenin ciddi boyutta önemi vardır. Zaman kaybedildikçe gelişimde fark oluşacak ve bu farkın kapatılması da zorlaşacaktır.

Gelişim geriliği tanısı konulduktan sonra yoğun bir tempoda izlenen eğitim programı vasıtası ile gelişim geriliğini tedavi etmek mümkündür. Çocuğun seviyesine ve durumuna uygun yani bireysel farklılıklar göz önünde bulundurularak eğitim programlanmalıdır. Bu süreç içerisinde en büyük rol anne ve babaya yani ebeveynlere düşmektedir. Bütünsel bir program ile ailenin de tedavi sürecinin içine dahil olması sağlanır ve bu sayede de en hızlı ve verimli şekilde yol kat edilecektir.