Günümüzde çok sık karşılaşılan nöro-gelişimsel bir farklılık olan otizm, sosyal çevreyle temas, iletişim bozukluğu ve bunun gibi pek çok problem ile ortaya çıkmaktadır. Otizm spektrum bozukluğu (OSB) bireyin beyin gelişiminde başkalarını nasıl algıladığını ve onlarla nasıl etkileşime geçip, nasıl sosyalleştiğini etkileyen, bu sebeple de sosyal etkileşim ve iletişimde sorunlara sebep olan bir tıbbi durumdur. Otizm spektrum bozukluğu içinde kullanılan "spektrum" kelimesi geniş bir yelpaze üzerine yayılmış semptomları ve semptomların derecelerini ifade eder. Sözel ve davranışsal bir bozukluk olan otizm, özellikle ilk 3 yaş döneminde sık karşılaşılan bir bozukluktur. Günümüzde tam olarak neden meydana geldiği bilinmemekte ve tedavisi de bulunmamaktadır. Sınırlılıkların azaltılması ve sosyal çevre ile bireyin uyumunun sağlanması için çalışmalar yapılmaktadır. Otizm 1970’li yıllarda nadir görülen bir bozukluk olarak tanımlanırken 2000’li yıllarda sıklığının oldukça arttığı görülmektedir. Amerika Hastalıkları Kontrol Merkezinin verilerine göre 2006’da 1/150 oranında görülürken 2022’te 1/44 gibi daha yüksek oranlardan bahsedilmektedir.
Otizmin bazı belirtileri şunlardır;
Yalnız başına olmayı tercih etmesi,
Onunla iletişime geçen kişileri duymaması ve duysa da herhangi bir cevap vermemesi,
Nesneleri getirmemesi, veya onlara işaret etmemesi,
Yaşadığı durumu ya da duygularını karşı tarafa tam olarak anlatamaması,
Gerçek ile şakayı ayırt edememesi,
Göz teması kurmaktan kaçınması,
Konuşmaması, geç konuşması veya daha önce kazanılan kelime ya da cümleleri söyleme yeteneğini kaybetmesi,
Şarkı söyler gibi bir ritimle ya da robot sesi benzeri tekdüze bir ton ile konuşma,
Konuşurken genellikle aynı kelime ve cümleleri tekrar etmesi,
Kurallı cümleleri düzenli şekilde kurma konusunda sorun yaşaması,
Cümleler ve kelimeleri öğrenirken yaşıtlarına göre daha fazla zorlanması ve tekrara ihtiyaç duyması,
Yüz ifadesi, vücut dili veya ses tonu gibi kelimelerle ifade edilmeyen iletişim yöntemlerini anlamada zorluk çekmesi,
Bir nesne ya da faaliyete anormal derecede odaklanma veya takılma,
Aşırı öfkeli olma durumu ve öfke nöbetleri geçirme,
Dikkatini vermede ve koordine olmakta zorlanması,
Sese, ışığa ya da temasa karşı aşırı hassasiyet,
Tehlikeye karşı duyarsızlık,
Belirli rutinler üzerinde hareket etmesi ve rutinlerinin bozulmasına izin vermemesidir.
Otizm spektrum bozukluğu olan bazı çocuklar öğrenmede zorluk çekebilir veya normalden daha düşük zekaya sahip olabilir. Bazı çocuklarda ise normal ve yüksek zeka görülebilir. Bu çocuklar hızlı öğrenme yetisine sahiptirler, ancak bildiklerini günlük hayatta uygulamak, karşılıklı iletişim kurmak ve sosyal durumlara uyum sağlamakta zorluk çekebilirler.
Doğumdan sonraki ilk yıl içinde otizm belirtileri ortaya çıkar. Nadir görülen bazı vakalarda ise ilk sene çocukta normal gelişim devam eder daha sonra otizm belirtilerinin ortaya çıkmasıyla birlikte çocuklar, 18 ila 24 ay arasında bir gerileme döneminden geçer.
Otizm spektrum bozukluğunun bilinen tek bir nedeni yoktur. Hem genetik faktörlerin hem de çevre faktörlerinin rol oynadığı öne sürülmektedir. Aşılar ile otizm arasında bir bağlantı olmadığı tıp uzmanları tarafından kesin olarak bildirilmektedir. Günümüzde otizm spektrum bozukluğu tanısı alan çocuk sayısı, geçmişe göre çok büyük artış göstermiştir.