Çocuklar yaşamlarının ilk yıllarında sözel yollarla kendilerini ifade edemezler. Bebekler doğumdan sonra ebeveynleriyle yuz yuze etkileşimle birlikte karşılıklı duygu ve duşuncelerin anlaşıldığını, içtenliğe dayanan bir ilişki kurarlar. Ebeveyn ve çocuk arasındaki yuz yuze etkileşimle birlikte goz teması kurulur ve her ikisinin de yuz ifadelerinde ve konuşmalarında değişimler olur. Göz teması iki etkileşim ortağının birbirlerinin gözlerine bakmasıyla gerçekleşen iletişim türü olarak tanımlanabilinir. Bebeklerde goz teması doğumdan 2-3 hafta sonra ortaya çıkar ve çevresiyle iletişimin kurulmasını sağlar. Boylelikle bebek, başkalarının nereye baktığını, duygu ve duşuncelerinin ne olduğunu anlar, ayrıca kendini de bir başkasına bu yolla anlatır.
OSB’ li bireyler iletişim ve etkileşim becerilerinde problemler yaşaması ve bu becerilerdeki sınırlılıkları ile karşımıza çıkmaktadır. Otizmli bireyler, göz teması kurmaktan kaçınırlar, genellikle duygusal bağ kurmaları güçlük yaşamaktadırlar, isimleriyle seslendiğinde tepkisizlerdir. Bu bağlamda karşısındaki bireyin duygularını, söylediği şeyleri anlamada zorluklar yaşarlar veya karşısındaki kişiyi kendisini duymamış yada görmemiş izlenimi bırakmaktadır. Bu problemlerin temel nedenlerinden biri göz teması kurmaktan kaçmalarıdır.
Bu bağlamda iki iletişim ortağının iletişiminin sadece konuşmak olmadığını aynı zamanda sözel olmayan yollarla jest, mimik, göz teması kurma, yüz ifadelerini kullanarak etkileşime girdiği söylene bilinir.